76 :
10
|
Doğrusu, biz suratları astırdıkça astıracak bir günde Rabbimizden korkarız.”
|
|
  |
|
76 :
11
|
Allah da onları, bu yüzden o günün fenalığından korur; onları tatlı parlaklık ve sevinçle karşılaştırır.
|
|
  |
|
76 :
12
|
(12-13) Dayanmalarına karşılık, onları bahçe ve ipekle ödüllendirir. Orada tahtlara yaslanırlar; orada yakıcı güneş ve dondurucu soğuk görmezler.
|
|
  |
|
76 :
13
|
(12-13) Dayanmalarına karşılık, onları bahçe ve ipekle ödüllendirir. Orada tahtlara yaslanırlar; orada yakıcı güneş ve dondurucu soğuk görmezler.
|
|
  |
|
76 :
14
|
Meyve ağaçlarının gölgeleri üzerlerine sarkmış ve yemişlerin koparılması pek kolaylaştırılmıştır.
|
|
  |
|
76 :
15
|
(15-17) Çevrelerinde gümüş kaplar ve gümüş kadehlerle dolaşılır. Gümüş billur kadehleri düzdükçe düzerler. Orada, karışımında zencefil dolu bir tas onlara sunulur.
|
|
  |
|
76 :
16
|
(15-17) Çevrelerinde gümüş kaplar ve gümüş kadehlerle dolaşılır. Gümüş billur kadehleri düzdükçe düzerler. Orada, karışımında zencefil dolu bir tas onlara sunulur.
|
|
  |
|
76 :
17
|
(15-17) Çevrelerinde gümüş kaplar ve gümüş kadehlerle dolaşılır. Gümüş billur kadehleri düzdükçe düzerler. Orada, karışımında zencefil dolu bir tas onlara sunulur.
|
|
  |
|
76 :
18
|
Ona, boğazdan kolay geçen pınar denir.
|
|
  |
|
76 :
19
|
Yanlarında ölümsüz gençler dolaşır; onları gördüğünde etrafa dağılmış birer inci sanırsın.
|
|
  |
|
76 :
20
|
(20-21) Oranın neresine baksan, nimet ve büyük bir egemenlik görürsün. Üzerlerinde ince yeşil ipekli ve atlastan giyimlikler vardır; gümüş bileziklerle süslenmişlerdir; Rableri onlara tertemiz içecekler içirir.
|
|
  |
|
76 :
21
|
(20-21) Oranın neresine baksan, nimet ve büyük bir egemenlik görürsün. Üzerlerinde ince yeşil ipekli ve atlastan giyimlikler vardır; gümüş bileziklerle süslenmişlerdir; Rableri onlara tertemiz içecekler içirir.
|
|
  |
|
76 :
22
|
Doğrusu, bu sizin işlediklerinizin karşılığıdır, çalışmalarınız şükre değer görülmüştür.
|
|
  |
|
76 :
23
|
Doğrusu, Kuranı sana indirdikçe indiren Biziz.
|
|
  |
|
76 :
24
|
Rabbinin hükmüne katlan; onlardan günah işleyene de, inkârcı olana da uyma.
|
|
  |
|
76 :
25
|
Rabbinin adını sabah akşam an.
|
|
  |
|
76 :
26
|
Geceleyin Ona secde et; Onu geceleri uzun uzun arı tut.
|
|
  |
|
76 :
27
|
Doğrusu, bunlar ivedi olanları severler de ağır bir günü arkalarında bırakırlar.
|
|
  |
|
76 :
28
|
Onları yaratan, eklemlerini pekiştiren Biziz, dilersek onları benzerleri ile değiştir iver ir iz.
|
|
  |
|
76 :
29
|
Doğrusu bu, sadece bir hatırlatmadır; dileyen, Rabbine giden yolu tutar.
|
|
  |
|
76 :
30
|
Allah, kuşkusuz, dilemenizi diler. Doğrusu, Allah bilendir, bilgedir.
|
|
  |
|
76 :
31
|
Dileyeni acımasına alır. Haksızlık edenlere can yakıcı bir azap hazırlamıştır.
|
|
  |
|
77-MURSELÂT SURESİ - Al-Mursalat - MEKKE/33 - 50 Ayet
|
Bismillahirrahmanirrahim |
77 :
1
|
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.
|
|
  |
|
77 :
2
|
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.
|
|
  |
|
77 :
3
|
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.
|
|
  |
|
77 :
4
|
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.
|
|
  |
|
77 :
5
|
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.
|
|
  |
|
77 :
6
|
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.
|
|
  |
|
77 :
7
|
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve estikçe esenlere ve yaydıkça yayanlara ve ayırdıkça ayıranlara, arınmak veya uyarmak için öğüt bildirenlere andolsun, ancak size söz verilen şey kuşkusuz gerçekleşecektir.
|
|
  |
|
77 :
8
|
Yıldızların ışığı giderildiği zaman,
|
|
  |
|
77 :
9
|
|
  |
|
77 :
10
|
Ve dağlar pamuk gibi atıldığı zaman,
|
|
  |
|
77 :
11
|
(11-13) Ve elçilere karar gününün hangi güne ertelendiği belirtildiği zaman,
|
|
  |
|
77 :
12
|
(11-13) Ve elçilere karar gününün hangi güne ertelendiği belirtildiği zaman,
|
|
  |
|
77 :
13
|
(11-13) Ve elçilere karar gününün hangi güne ertelendiği belirtildiği zaman,
|
|
  |
|
77 :
14
|
Ve karar gününün ne olduğunu sen ne bilirsin?
|
|
  |
|
77 :
15
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
16
|
(16-18) öncekileri yok etmedik mi? Ardından, sonrakileri de onlara katarız. Suçlulara böyle yaparız.
|
|
  |
|
77 :
17
|
(16-18) öncekileri yok etmedik mi? Ardından, sonrakileri de onlara katarız. Suçlulara böyle yaparız.
|
|
  |
|
77 :
18
|
(16-18) öncekileri yok etmedik mi? Ardından, sonrakileri de onlara katarız. Suçlulara böyle yaparız.
|
|
  |
|
77 :
19
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
20
|
(20-22) Sizi bayağı bir sıvıdan yaratıp, onu bilinen bir süre sağlam bir yere yerleştirmedik mi?
|
|
  |
|
77 :
21
|
(20-22) Sizi bayağı bir sıvıdan yaratıp, onu bilinen bir süre sağlam bir yere yerleştirmedik mi?
|
|
  |
|
77 :
22
|
(20-22) Sizi bayağı bir sıvıdan yaratıp, onu bilinen bir süre sağlam bir yere yerleştirmedik mi?
|
|
  |
|
77 :
23
|
Biz ölçümledik, ölçümleyen ne güzeldir!
|
|
  |
|
77 :
24
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
25
|
(25-27) Biz yeryüzünü dirilerin ve ölülerin toplantı yeri yapmadık mı? Orada yüksek yüksek sarsılmaz dağlar var edip, sizi tatlı sularla sulamadık mı?
|
|
  |
|
77 :
26
|
(25-27) Biz yeryüzünü dirilerin ve ölülerin toplantı yeri yapmadık mı? Orada yüksek yüksek sarsılmaz dağlar var edip, sizi tatlı sularla sulamadık mı?
|
|
  |
|
77 :
27
|
(25-27) Biz yeryüzünü dirilerin ve ölülerin toplantı yeri yapmadık mı? Orada yüksek yüksek sarsılmaz dağlar var edip, sizi tatlı sularla sulamadık mı?
|
|
  |
|
77 :
28
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
29
|
(29-31) “Yalanlayıp durduğunuz şeye gidin. Gölge yapmayan ve ateşten de korumayan üç boyutlu gölgeye gidin.”
|
|
  |
|
77 :
30
|
(29-31) “Yalanlayıp durduğunuz şeye gidin. Gölge yapmayan ve ateşten de korumayan üç boyutlu gölgeye gidin.”
|
|
  |
|
77 :
31
|
(29-31) “Yalanlayıp durduğunuz şeye gidin. Gölge yapmayan ve ateşten de korumayan üç boyutlu gölgeye gidin.”
|
|
  |
|
77 :
32
|
(32-33) Doğrusu o, sanki bakır halatlar gibi büyük parçalar halinde kıvılcımlar saçar.
|
|
  |
|
77 :
33
|
(32-33) Doğrusu o, sanki bakır halatlar gibi büyük parçalar halinde kıvılcımlar saçar.
|
|
  |
|
77 :
34
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
35
|
Bu, onların konuşamayacakları gündür.
|
|
  |
|
77 :
36
|
Onlara izin de verilmez ki, bağışlanma dilesinler.
|
|
  |
|
77 :
37
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
38
|
Bu sizleri ve öncekileri topladığımız karar günüdür.
|
|
  |
|
77 :
39
|
Eğer bir tuzağınız varsa, Bana kurun.
|
|
  |
|
77 :
40
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
41
|
Doğrusu Allaha saygılı olanlar, kesinlikle gölgeliklerde ve pınar başlarındadırlar.
|
|
  |
|
77 :
42
|
Canlarının istediği meyveler arasındadırlar.
|
|
  |
|
77 :
43
|
(43-44) “İşlediklerinize karşılık afiyetle yiyiniz, içiniz. Doğrusu Biz, iyi davrananları işte böyle ödüllendiririz.
|
|
  |
|
77 :
44
|
(43-44) “İşlediklerinize karşılık afiyetle yiyiniz, içiniz. Doğrusu Biz, iyi davrananları işte böyle ödüllendiririz.
|
|
  |
|
77 :
45
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
46
|
Yiyiniz, biraz zevkleniniz bakalım, doğrusu, sizler suçlularsınız.
|
|
  |
|
77 :
47
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
48
|
Onlara “Boyun eğin” denildiğinde boyun eğmezler.
|
|
  |
|
77 :
49
|
O gün, yalanlamış olanların vay haline!
|
|
  |
|
77 :
50
|
Bundan sonra hangi söze inanacaklar?
|
|
  |
|
78-NEBE SURESİ - An-Naba - MEKKE/80 - 40 Ayet
|
Bismillahirrahmanirrahim |
78 :
1
|
Birbirlerinden neyi soruşturuyorlar?
|
|
  |
|
78 :
2
|
(2-3) Üzerinde anlaşmazlığa düştükleri büyük olayı mı?
|
|
  |
|
78 :
3
|
(2-3) Üzerinde anlaşmazlığa düştükleri büyük olayı mı?
|
|
  |
|
78 :
4
|
Kesin hayır! Kuşkusuz bileceklerdir.
|
|
  |
|
78 :
5
|
Yine kesin hayır! Kuşkusuz bileceklerdir.
|
|
  |
|
78 :
6
|
(6-7) Yeryüzünü döşemli bir yer, dağları da birer direk kılmadık mı?
|
|
  |
|
78 :
7
|
(6-7) Yeryüzünü döşemli bir yer, dağları da birer direk kılmadık mı?
|
|
  |
|
78 :
8
|
Ve sizi çift çift yarattık
|
|
  |
|
78 :
9
|
Ve uykunuzu bir dinlenme kıldık
|
|
  |
|
78 :
10
|
Ve geceyi bir örtü yaptık
|
|
  |
|
78 :
11
|
|
  |
|
78 :
12
|
Ve üstünüze yedi sağlam yapı yaptık
|
|
  |
|
78 :
13
|
Ve parlak ışık vereni var ettik
|
|
  |
|
78 :
14
|
(14-16) Ve taneler, bitkiler, ağaçları sarmaş dolaş olan bahçeler yetiştirmek için yoğunlaşmış bulutlardan bol yağmur yağdırdık.
|
|
  |
|
78 :
15
|
(14-16) Ve taneler, bitkiler, ağaçları sarmaş dolaş olan bahçeler yetiştirmek için yoğunlaşmış bulutlardan bol yağmur yağdırdık.
|
|
  |
|
78 :
16
|
(14-16) Ve taneler, bitkiler, ağaçları sarmaş dolaş olan bahçeler yetiştirmek için yoğunlaşmış bulutlardan bol yağmur yağdırdık.
|
|
  |
|
78 :
17
|
Doğrusu, yargı günü kesinkes belirlenmiştir.
|
|
  |
|
78 :
18
|
(18-19) Boruya üfürüldüğü zaman, hepiniz bölük bölük gelirsiniz. Gök açılıp kapı kapı oluvermiştir.
|
|
  |
|
78 :
19
|
(18-19) Boruya üfürüldüğü zaman, hepiniz bölük bölük gelirsiniz. Gök açılıp kapı kapı oluvermiştir.
|
|
  |
|
78 :
20
|
Dağlar yürütülüp serap olacaktır.
|
|
  |
|
78 :
21
|
(21-23) Doğrusu cehennem; yaz ve kış yolculuklarında uyarlaması sağlanmıştır.
|
|
  |
|
78 :
22
|
(21-23) Doğrusu cehennem; yaz ve kış yolculuklarında uyarlaması sağlanmıştır.
|
|
  |
|
78 :
23
|
(21-23) Doğrusu cehennem; yaz ve kış yolculuklarında uyarlaması sağlanmıştır.
|
|
  |
|
78 :
24
|
(24-26) Orada serinlik ortamı bulamayacaklar, yaptıklarınıza karşılık kaynar ve pek soğuk içecek dışında bir içecek tadamayacaklardır.
|
|
  |
|
78 :
25
|
(24-26) Orada serinlik ortamı bulamayacaklar, yaptıklarınıza karşılık kaynar ve pek soğuk içecek dışında bir içecek tadamayacaklardır.
|
|
  |
|
78 :
26
|
(24-26) Orada serinlik ortamı bulamayacaklar, yaptıklarınıza karşılık kaynar ve pek soğuk içecek dışında bir içecek tadamayacaklardır.
|
|
  |
|
78 :
27
|
Doğrusu onlar hesaba çekileceklerini ummazlardı.
|
|
  |
|
78 :
28
|
İlkelerimizi yalanladıkça yalanlarlardı.
|
|
  |
|